DEVA Partisi Genel Lideri Ali Babacan, Trabzon’da Akçaabat ilçe kongresinde konuştu.
Vatandaşların hayat pahalılığı ile tek başına uğraş etmeye çalıştığını söyleyen Babacan, hükümetin iktisat siyasetlerini eleştirdi. Babacan, “Şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nin Merkez Bankası faizi Avrupa’da birinci sırada. Dünyada yedinci sıradayız. Yedinci sırada bir ülke ile baş başayız, o öteki ülke de Kongo. Ülkeyi bu hale düşürdüler.” diye konuştu.
Babacan konuşmasında şunları kaydetti: “Dertlere deva olacak bir paket yok. Onlarca, yüzlerce kere söyledik. Ben artık tekrar buradan hükümete sesleniyorum. Bakın diyorum ki bu esnafa karşılıksız dayanak vermek gerekiyor. Borç üstüne borç, borç üstüne borç. Bu çark bu türlü dönmez. Bir gün işler büsbütün düzelse dahi, bu biriken borç var ya bunun altından kalkması esnafımızın mümkün değil. Lafa gelince Türkiye’deki en büyük faiz düşmanı bunlar. Fakat vatandaşın vergisini ötelerken faiz alıyorlar. Vatandaşın elektrik, su parasını ertelenirken faiz alıyorlar. Esnaf, ‘Durumum kötü’ diyor ‘Al sana kredi vereyim’ diyor, üzerine de faiz ekleyip veriyor. Borcu öteliyor, üzerine faiz ekleyip öteliyor. Tam da bu türlü periyotlar işte, devletin devletliğini göstereceği vakitlerdir. Bu türlü devirlerde devlete gereksinim var.”
“Daha dün iktisat idaresi bir daha attı. İktisat idaresi diyoruz lakin unutmayalım, bu işin başında kim var. Sayın Erdoğan var. Sayın Erdoğan ne diyor’ benim alanım ekonomi’ diyor. Merkez Bankası bağımsız olmaz diyor. Ve kelamını dinlemeyen Merkez Bankası liderini zati çabucak işten uzaklaştırıyor. Yeni bir adedini koyuyor. Üç sefer yaşadık son periyotta. Daha yeni kendine itaat edecek, kendi talimatını motamot yapacak bir Merkez Bankası liderini kendine nazaran vazifesinin başına getirdi.” diyen Babacan, “Son dört ayda, Merkez Bankası üç kez faiz yükseltti. Dünkü artışla bir arada yüzde 8,25’lik faiz oranı yüzde 19’a çıktı. Cumhurbaşkanından habersiz bu türlü bir şey olabilir mi? Bugünkü idare sisteminde bu türlü bir şey mümkün değil. Lakin faiz artışını Merkez Bankası Lideri açıklıyor, Cumhurbaşkanı da sessiz orada duruyor. Kendi talimatı ve bilgisi dahilinde yapılan böylesine yüksek bir faiz artışı karşısında sessiz bekliyor.” formunda konuştu.
“Sadece faiz yükseltmeyle ekonomik meseleler çözülemez”
Merkez bankalarının yalnızca faiz yükseltmesiyle bir ülkenin ekonomik sıkıntılarının çözülemeyeceğini söyleyen Babacan, “Yüzde 19 Merkez Bankası faizi demek, daha yüksek kredi faizi demek. Esnafın, çiftçinin, endüstricinin, yatırımcının; mesken alan, otomobil alan, borcu olan bütün vatandaşımızın daha yüksek faiz ödemesi demektir. Faiz artışı fakat büyük bir ekonomik paketin, büyük bir ekonomik programın bir küçük kısa vadeli adımı olarak atılır. Geri kalanı yapılmazsa o ülkede hem yüksek faiz olur hem de yüksek kur olur hem de yüksek enflasyon olur. Şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nin Merkez Bankası faizi Avrupa’da birinci sırada. Dünya’da yedinci sıradayız. Yedinci sırada bir ülke ile baş başayız, o öbür ülke de Kongo. Ülkeyi bu hale düşürdüler.” dedi.
Babacan konuşmasının devamında, “Dünkü açıklamada Merkez Bankası, enflasyonda kalıcı düşüşe kadar sıkı para siyaseti duruşunu kararlılıkla uzun bir süre sürdüreceğiz’ diyor. Sıkı para siyaseti, ‘Faizi yükseltmek’ demek. Faizi yükselttim diyor. Daha da indirmeyeceğim diyor. Uzun müddet yüksek tutacağım diyor. Fakat ondan sonra enflasyon düşecek diyor. Artık Sayın Erdoğan’ın söyledikleri bir tarafta, Merkez Bankası’nın açıklamaları bir tarafta. İki farklı uçta. Ya Sayın Erdoğan çıkacak diyecek ki; ‘Bu adamlar benim sözümü dinlemiyor, onun için bu faizi yükselttiler’ diyecek. Ve gereğini yapacak. Ya da faizin yükselmesi hakikat bir işse çıkıp, bu ülkeye bu topluma özür dileyecek.” sözlerini kullandı.
Dünya